Geniş bir alanda etkili olan orman yangınlarından sonra Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yaptığı açıklamalar, CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır’ı kızdırdı. Açıklamalara tepki gösteren Sındır, Bakan Pakdemirli’yi istifaya davet etti. Sındır yaptığı açıklama da “Bakanın derdi yok olan ormanlarımız değil, Guiness rekorlar kitabı” şeklinde ifadelere yer verdi.
SINDIR: KÖYLÜLERİN HİÇBİR GÖRÜŞÜNE İTİBAR EDİLMEDİ
Bölgede yaptıkları çalışmalarda rüzgar ve benzeri hava koşullarına bağlı olarak Orman Genel Müdürlüğünün koruyucu tedbir ve önlem amaçlı hazırlıklarının bulunmadığının anlaşıldığını vurgulayan Sındır, “Üzülerek belirtmeliyim ki; yangından etkilenen alan Sayın Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli’nin belirttiği gibi değil. Bölgeyi tanıyan ve bilen orman mühendislerine göre yangından etkilenen orman alanı 500 hektarın katbekat üzerinde 5 bin hektara yakın bir büyüklükte. Yok olan orman alanı 500 mü yoksa 5 bin hektar mı?” şeklinde akıllarda bir soru işareti bıraktı. Yangınlar esnasında yöreyi bilen köylülerin hiç bir görüşüne itibar edilmediğini ve yardım etme taleplerinin geri çevrildiğini dile getiren Sındır, rotasyon uygulaması için tayinle gelmiş ve araziyi tanımayan Orman Genel Müdürlüğü görevlilerinin sağlıklı kararlar veremediklerini söyledi. Konuşmasının devamında Bakan Pakdemirli’nin 3 milyon fidan dikerek Kasım ayında Guinness rekorlar kitabına girme projesine de atıfta bulunan Sındır, İzmir’deki orman yangınlarının bu proje için bir fırsat olduğunun söylenmesinin kabul edilemez bir durum olduğuna büyük tepki gösterdi.  Sındır, “Bu yangın alanını fırsat bilerek en fazla ağaç dikme konusunda Guinness rekorlar kitabına girme derdine düşmüş olan Tarım ve Orman Bakanı ve Orman Genel Müdürü derhal istifa etmeli, yargı önünde hesap vermelidir” diyerek, bakanın derdinin yok olan ormanlar değil, Guinness rekorlar kitabı olduğunu altını çizdi.
YANGININ ETKİLENEN ALANIN ARTMASININ SEBEBİ KOORDİNASYON EKSİKLİĞİ
Söndürme çalışmaları esnasında yaşanan ciddi bir koordinasyon eksikliğiyle yangından etkilenen alanın katbekat artmasına neden olduğunu açıklayan Sındır, bölgede yaptıkları incelemede yüreklerinin parçalandığını söyledi. Sındır konuşmasının devamında, “Orman yoksa oksijen yok, oksijen yoksa yaşam yok. İzmir'imizdeki orman yangınlarıyla ilgili bilgi almak, yüreklerimizi yakan felaketi yerinde incelemek için Yeniköy, Kuyucak, Eskiorhanlı ve Beyler köylerimizde yok olan orman alanlarımızı gezdik. Söndürme amaçlı en önemli su kaynağı olan denize çok yakın olan yangın bölgesinde gerek depo hacmi ve gerekse sorti sayısı itibarıyla helikopterlere göre çok daha avantajlı olan yangın söndürme uçakları hiç bir şekilde kullanılmamıştır” şeklinde ifadelere yer verdi.  THK uçaklarının söndürme faaliyetlerine katılımına kapris ve kibirle hiç bir şekilde izin verilmemesine de tepki gösteren Sındır, “Tarım ve Orman Bakanlığının ve OGM’nin yangın söndürme uçaklarının kullanılmamış olması hususunda hiç bir mazereti kabul edilemez. Çanakkale, Kütahya, Aydın, Denizli, Manisa ve diğer bölge illerinden gelen arazözlerin kullanımında ciddi koordinasyon sorunları yaşanmıştır. Ve arazöz personelinin iaşe ve ibate ihtiyaçlarının karşılanamadığına şahit olduk” dedi.
YANAN BÖLGELER FIRSATÇILAR TARAFINDAN TEHLİKEDE
Sındır konuşmasının devamında yangından etkilenen alanda, Efemçukuru altın madeni gibi bölgede yeni madencilik faaliyetlerine fırsat olabilecek süreçler konusunda ciddi önlemler alınması gerektiğini söyledi. Yanan alanların böylesi faaliyetlere, fırsat alanlara dönüşmesinin kabul edilemez olduğunun altını çizen Sındır, “Yanan bölgede zarar gören çiftçilerimizin zeytin, bağ, bahçe, küçükbaş zararları ve sulama altyapıları hususundaki tüm zararları en kısa zamanda karşılanmalı. Bölgede sadece ağaçlar yanmadı, hayvanlar, böcekler, toprak canlıları, mikroorganizmalar, velhasıl tüm canlı yaşam ve bütün bir ekosistem yok olmuştur ve bunun sorumluları halktan özür dilemeli ve hesap vermelidir” diye konuştu.
Sındır ayrıca, OGM bünyesinde 2013 yılında çıkartılan bir yönetmelik ile devreye sokulan orman görevli personelinin rotasyonu nedeniyle bölgeyi, orman varlığını, envanterini, topoğrafyasını, orman içi yol ve patika benzeri geçişlerini hiç bilmeyen bölgeye yabancı görevliler nedeniyle müdahalelerde çok eksikler, yanlışlar ve gecikmeler yaşandığını gözlemlediğine de değindi.
Son olarak Sındır, “İzmir tarihine bir başka yangın felaketi olarak geçecek bu yangında canları pahasına emek vermiş olan tüm Orman Genel Müdürlüğü emekçilerine, orman köylülerimize ve gece gündüz alanda görev yapmış olan tüm yetkililere en içten teşekkürlerimi sunarım. İzmir’imize, ülkemize ve yerküremize büyük geçmiş olsun” dedi.

Haber: Seray Açar