İlçeye yaş sebze ve meyve kurutma tesisi kazandırmak için çalışma yürüttüğüne vurgu yapan Karakayalı, “Belediyeler 5 yıllık stratejik plan yapar. İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Tunç Soyer ilçe belediye başkanlarıyla sık sık bir araya geliyor. Bir toplantımızda bizden Büyükşehir ile birlikte yapılabilecek 2 büyük proje istediler.  Ben ise ilçemiz için 3 büyük proje verdim. Birincisi, yaş sebze ve meyve kurutma işleme fabrikasıdır. İkincisi ise Halilbeyli’de et işleme entegre fabrikası, üçüncüsü ise metrodur. Kemalpaşa’ya metroyu getirmek zorundayız. Görüşmelerimizde de Kemalpaşa’ya pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğini kaydettim.” Diye konuştu.
Üreticilere desteklerinin devam edeceğini kaydeden Başkan Karakayalı, “İlçemizde kirazın kilosu 5-6 liraya satılıyor. İhracatçılar kirazı Alaşehir’e görüp işliyorlar. İşlenip rafa koyduğunuz zaman bu rakam 80-90 liraya çıkıyor. Niye ürettiğimiz ürünler Kemalpaşa’da işlenmesin? En büyük hedefimiz bu tesisi hayata geçirmek olacaktır” diye konuştu.
Kirazın işlenmesi halinde üreticinin gelirinin büyük oranda artacağını kaydeden Karakayalı, “İlçemizde kiraz 5-6 liraya satılıyor. Buradaki ihracatçılar kirazı Alaşehir’e görüp işliyorlar. İşlenip rafa koyduğunuz zaman bu rakam 80-90 liraya çıkıyor. Niye ürettiğimiz ürünler Kemalpaşa’da işlenmesin? En büyük hedefimiz bu tesisi hayata geçirmek olacaktır. Son adımları atıyoruz. Kooperatif, Büyükşehir, Kemalpaşa Belediyesi ve Ziraat Odası ile birlikte bu tesisi Kemalpaşa’ya kazandıracağız” dedi.
Kemalpaşa’da kiraz üretim oranın yüksekliğine vurgulayan Karakayalı şunları söyledi: “Kemalpaşa Türkiye’deki kirazın yüzde 12’sini, İzmir’ ise yüzde 84-85’ini karşılıyor. İlçemizi Türkiye’deki kirazın başkenti olarak tanımlıyorum. Belediye olarak üreticimizi bu şekilde desteklemek, üreticimizin cebine biraz daha fazla para girmesini sağlamak, ürününü nasıl daha iyi değerlendirmektir. Bu bizim en büyük hedeflerimizden bir tanesidir. Belediyelerde çöp toplamak, yolları düzeltmek rutin görevledir. Burada önemli olan bölgesel kalkınmayı çiftçinin kalkınmasını nasıl sağlarız, nasıl destek verebiliriz, çocuklarımıza nasıl daha iyi eğitim verebiliriz biz buna bakıyoruz. Öğretmen olduğum için her zaman önce insan derim. Önce yerelde kalkınma diyorum. Bunun için elimden gelen desteği vermek istiyorum.  Belediye olarak elimden geleni vermek benim boynumuzun borcudur.”
Üreticilerin büyük zorluklarla mücadele verdiğine dikkat çeken İzmir Milletvekili Sındır da yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanlığı bir pamuk raporu yayınladı. Raporunun altında bir dip not yazıyordu. Diyordu ki, ‘pamuk üretim alanları son yıllarda artan aşırı girdi maliyetleri nedeniyle üretim alanları azalmış, üretimi düşmüştür.’ Üretici emek veriyor, alın teri döküyor, doğayla mücadele etmek zorunda kalıyor. İşiniz zor, Allah kolaylık versin diyorum! Girdi maliyetlerinin düşürülmesi, satış ve pazarlama alanında önünün açılması, ürünün ederinde satılması hepimizin görevidir.”