Koronavirüs salgını nedeniyle okulların kapanması ve çocukların zamanlarını evde geçirmek zorunda kalmaları sonucu sosyal medyada geçirdikleri sürenin arttığına dikkat çeken Klinik Psikolog Nuran Günana, “Bilinçli şekilde kullanılan sosyal medya araçları çocuğun sosyal becerilerini geliştirmesine, akranlarıyla fikir alışverişinde bulunmasına ve kendi kimliğini oluşturmasına yardımcı olur. Buna ek olarak, kontrollü internet kullanımının çocuğun zekasını geliştirmesine, yaratıcılığı ve ifade gücünün gelişmesinde önemli bir rol oynadığı araştırmalarla kanıtlanmıştır” dedi.
Nuran Günana, sosyal medya kullanımının olumsuz yönlerinin gözardı edilmemesi gerektiğini söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Sınırların olmadığı ve kimsenin paylaşımlarında sınır tanımadığı bir yer olduğu için çocuklar bazı olumsuz görüntülere maruz kalabiliyorlar. Açıkça paylaşılan cinsel içerikler, canlı yayında kendine zarar veren kişiler, küfürlü veya şiddet içerikli konuşmalar ve paylaşımları örnek olarak söyleyebiliriz. Ayrıca, sosyal medya, kişilerin kendilerine gerçekçi olmayan bir kimlik oluşturup kendilerini yeniden ifade ettikleri bir alan sunuyor. Bu yönüyle çocuklar sanal dünyada bu gerçekliği olmayan kişilerle iletişime geçebilir ve bu kişilerin kendi arzu ve dürtülerinin birer parçası haline gelebilirler. Bir başka yönden, uzun süreli ve aşırıya kaçan sosyal medya kullanımının hem çeşitli fiziksel yakınmaları hem de sosyal ve akademik alanda sorunları da beraberinde getirdiği bir gerçek. Bunları, görme problemleri, halsizlik, bedendeki duruş bozukluğu, uyku ve yeme bozuklukları, akademik başarıda düşüş ve aile içi sorunlar gibi sıralayabiliriz.”
Sadece zararları var diyerek çocuklara sosyal medya kullanımının yasaklanmaması gerektiğine dikkat çeken Nuran Günana, “Kullanımını kontrollü bir şekilde faydalı bir alana çevirmek mümkün. Öncelikle ailelerin çocukları üzerindeki tutumlarını gözden geçirmelerinde fayda var çünkü ebeveynlerin tutumları çocukların sosyal medya kullanımının günden güne artmasına neden oluyor” uyarısında bulundu.
Aile tutumlarının önemine dikkat çeken Günana, “İyi bir rol model olmak ebeveynlerin en önemli görevlerinden biridir. Çocuğa yol gösterici olmak, sordukları soruları bıkmadan usanmadan cevaplandırmak ve çözüm aramak ebeveynlerin yapmaları gereken önemli adımlar olacaktır. Çocuğunuza sosyal medyanın olumlu ve olumsuz yönlerini anlatabilirsiniz. Çocuğunuzun hesaplarını kontrol etmekte de fayda var. Kendi kişisel bilgilerini ve fotoğraflarını paylaşmamaları konusunda eğitilmeleri gerekli. Takip ettiği ve onu takip edenleri tanıyın. Kullanım yaşı mutlaka belirlenmeli. Eğer sosyal medya kullanımı yaşına gelmediyse o zaman çocuğa uygun bir sanal ortamda daha eğitici ve öğretici oyunlarla zaman geçirmek hem çocuklar için hem de aradaki ilişkiyi güçlendirmek için iyi bir adım olacaktır. En önemlisi de çocukta herhangi bir davranış değişikliği meydana gelirse mutlaka gözlemleyin ve konuşun. Küçük yaşlarda öğrenilen davranış ve alışkanlıkların sonraki dönemlerde karşınıza büyük problemlerle çıkmaması açısından erken bilinçlenmekte ve önlem almakta fayda vardır” diye konuştu.
Bu tavsiyelere kulak verin!
Uzman klinik psikolog Nuran Günana, ailelere yönelik tavsiyelerini şöyle paylaştı;
- Çocuğunuzla karşılıklı sağlıklı bir iletişim kurun. Ayrıca boş zaman aktivitelerini birlikte değerlendirin. Kendisini yalnız hisseden ve boş zamanlarını ailesiyle değerlendirme imkanı bulamayan çocuklar, aşırı internet ve sosyal medya kullanımına yönelirler. Çocuklar ile çatışma haline giren ebeveynlik tutumu da yine aynı şekilde çocuğun aşırı sosyal medya kullanımına neden olacağı gibi içinde şiddetin olduğu sözlü ve davranışsal birçok içeriğe maruz kalmalarına yol açacaktır.
- Çocuğunuzu her zaman aşırı kontrol altında da tutmayın. Aşırı koruyucu ve kollayıcı ailelerde yetişen çocuklar kendilerine özgüvensiz, bağımlı, inatçı, utangaç ve çekingen kimlik geliştirirler. Bu kimlik onların sosyal medyanın olumsuz taraflarını daha çabuk kabullenmelerine ve sosyal medyada kendilerine ait olmayan başka bir kimlik geliştirmelerine neden olacaktır.
- Ebeveynlerin çocuğun hayatında kararlı ve tutarlı bir şekilde davranmaları güven hissini verir. Çocuğun olumsuz sosyal medya kullanımına babanın izin vermesi halinde annenin yasak koyması sonucunda çocuk dengesiz ve sağlıksız düşünen bir çocuk olacaktır.
- Kayıtsız ve pasif bir tutum içinde olan ebeveynlere sahip olan çocuklar, kendilerini değersiz görme eğilimindedirler ve dikkat çekmek için çeşitli davranışlarda bulunabilirler. Bu çocuklar sosyal medyada kendilerini ön plana çıkarabilmek için her türlü harekete başvuracaktır.
YORUMLAR