Çeşmelilerle buluşturulacak filmde, duayen televizyon habercisi Dündar’ın çarpıcı haberleri ve televizyon yayınlarından örnekler veriliyor. Çeşmeliler, imza attığı binlerce haber, unutulmaz televizyon programları ve egale edilmeyen reyting rekorlarıyla bir medya fenomeni olan Uğur Dündar’ı aralarında görecek ve kendisini tanıma fırsatı bulacaklar. Türkiye’nin değerli gazeteci-yazarı Uğur Dündar, belgesel gösterimi sonrasında Çeşmelilere seslenecek. Alaçatı Açık Hava Tiyatrosu’nda gösterime çıkacak olan Uğur Dündar’ın 50. Yılı belgeseli, saat 21.00’de izleyicilere sunulacak. Belgesel için özel ve dev LED ekranlar temin edilecek.
 
Yönetmenliğini gazeteci ve televizyoncu Gökmen Ulu’nun yaptığı belgeselde, Dündar’ın bugüne kadar hiç yayınlanmamış bazı görüntüleri de ilk bu filmde yer alıyor. Fazıl Say’ın “Kumru” adlı eseri ile başlayan filmin jenerik müziğini de yine aynı parça oluşturuyor. Belgesel finali ise, dünya çapındaki klasik müzik bestecisi Can Attilla’nın “İnanç ve Zafer” isimli eseri ile yapılıyor. Belgeseli özel kılan diğer bir faktör ise, belgeselin anlatıcılarının Türk televizyonundan önemli ve değerli kişilerden oluşuyor olması. Çeşmeliler, Müjdat Gezen, Haluk Şahin, Yılmaz Özdil, Metin Akpınar, Bekir Coşkun, İlker Başbuğ, Aziz Yıldırım, Halit Kıvanç, Güneş Tecelli, Emin Çölaşan, Ferda Öngün, Mustafa Hoş, Sedef Kabaş, Mine Özbek, Orhan Baykal, Murat Ergün, Umur Bugay, Ayşenur Arslan gibi değerli isimlerin sesleriyle etkisine kapılacakları belgeselde, Dündar’ın hayatına tanıklık edecekler.
 
Bu belgeselin, yarım asırlık meslek hayatı boyunca halkının iyiliği için yılmadan çalışan dürüst, cesur, fedakâr bir adama şükran duygusu olduğuna önemle dikkat çeken belgeselin yönetmeni Gökmen Ulu, “Moral kaynağımız Uğur Dündar’a duyulan saygı ve sevginin tezahürüdür” dedi. Eserdeki amacını, dostluk ve vefa duygusunun çok ötesinde, Uğur Dündar’ı rol model olarak anlatma ve bu örnek yaşam öyküsünü tarihe not düşerek gelecek nesillere aktarma olarak açıklayan Ulu, belgeselde Uğur Dündar’ın hayatı ile her yurttaşın kendinden bir şeyler bulacağını ve özlediği Türkiye’yi göreceğini aktardı. Ayrıca Ulu, belgeseli hiçbir maddi karşılık beklemeden yaptığını ve ileride oluşacak olası gelirin tamamının eğitime bağışlanacağı haberini verdi.