İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda basın toplantısı düzenleyen Başkan Tunç Soyer, kentin atık bertaraf tesisleri ve mezarlık alanlarıyla ilgili acil çözüm çalışmalarının hükümetin engellemeleri yüzünden gerçekleştirilemediğini belirterek, “Kendi çabalarımızla bulduğumuz kredilere ulaşmamız engelleniyor, izinler onaylanmıyor. Bu kentin çöpünü arıtamayacak mıyız? Cenazelerimizi defnedemeyecek miyiz?” dedi.
 
Ülke olarak seçim öncesi pembe rüyalar gördüğümüzü hatırlatan Tunç Soyer, “Karadeniz gazı, Gabar petrolü ile gösterilen pembe rüyalar birkaç ay içinde kabusa döndü. Şimdi zamlarla gerçeğe döndük. ‘Ne olacak bu CHP’nin hali diyenlerin ‘ne olacak bu memleketin hali’ demesi gerekiyor. Tablo buyken ağır koşullarda hizmet üretmeye çalışıyoruz. 2019’da göreve geldiğimizde belediyemizin 650 milyon Euro borcu vardı. 90 milyon Euro borç ödedik ama borcun miktarı düşmedi. Euro arttığı için borcumuz da arttı. Euro’yu biz yükseltmiyoruz. Hazineden aldığımız payla borç ödeyip, yatırım yapıyoruz. Hükümetimiz ne raylı sistem yatırımları ne de içme suyu yatırımları için hiçbir kaynak sağlamıyor. Borç buluyoruz, kendimiz yapıyoruz. Hazineden hiçbir katkı yok. Buca Metrosu, ülkenin en büyük raylı sistem yatırımı. Bu yatırımı nasıl yapacağız diye düşünmüyorum. Çünkü kurduğumuz konsorsiyum ile çözüyoruz. Narlıdere Metrosu da yüzde 95 tamamlandı. 30 milyon Euro’luk yatırım kaldı. Mart ayında para geldi ama hükümet bu parayı bize aktarmıyor. Talep ediyoruz, ses yok. AKP’li meclis üyelerimize buradan seslendim, hala ses yok. Derdim şikayet etmek değil. Biz bu işi yapmaya devam edeceğiz. Bugün Torbalı’daydım. 1 milyon yatırımla kanalizasyon sistemi kurduk. Elde edilen su tarımsal sulamada kullanılacak. Bütün bu yangın, kriz ortamına dimdik ayaktayız” diye konuştu.
 
Harmandalı Atık Arıtma Tesisi’nin ilginç bir hikaye olduğunu vurgulayan Soyer, konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı; “İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2018’de Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile 5 noktada atık bertaraf tesisi kurulması için mutabakat yapıyor. Bergama, Ödemiş, Urla, Menderes ve Çiğli. Harmandalı tesisi halen çöpleri bertaraf ediyor ve kurulu tesiste, 90-100 bin hanenin ihtiyacını karşılayacak elektrik üretiliyor. Ancak bölgede heyelan tehdidi var. Tehdidin nedeni tesis değil, jeolojik bir olay. Biz bu tesisi kapatma kararı aldık. 2021’de de kapatacağız. İzmir’in 4 ayrı noktasında atık bertaraf tesisine ihtiyaç var. İzmir’in çöp miktarı 4 bin 500 ton. Bergama’daki tesis bunun 2 bin, 2 bin 500 tonunu karşılıyor. Urla’da kuracağımız tesis uygun bulunmadı, proje durduruldu. Menderes için ön izinleri aldık, 13 kurumdan olumlu görüş geldi. ÇED başvurumuzu yaptık. Tarım İl Müdürlüğü önce olumlu görüş verdi. Sonra görüşünü olumsuza çevirdi. Bu görüş yüzünden tesis çalışamıyor. ÇED uygunluk raporumuzun süresinin dolmasına 1 ay kaldı. Sorunu İzmir Valisi’ne ilettik. Bergama’da tesis kapasitesini genişletmemize izin verilmedi. Harmandalı kapanmak üzere. İzmir’in nüfusu sürekli artıyor. Biz bu çöpleri ne yapacağız? Her yıl 90 tırla 18 bin kilometre yapıp, çöpleri 500 milyon maliyetle başka yere götürüyoruz. Bu ciddi bir kamu zararı. Bugün değilse bir gün bu kamu zararını yaratanlardan hesap sormalıyız. Heba olan İzmir’in İzmirli’nin parası.”
 
Her yıl 200 bin metrekare yeni mezarlık alanına ihtiyaç var
İzmir’in bir diğer meselesinin mezarlık alanı olduğunu ifade eden Tunç Soyer, “Yeni mezarlıklar oluşturmak için Orman Bakanlığı ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığ’ndan 7,7 milyon metrekarelik alan talebinde bulunduk. Bunun 260 bin metrekaresi için mahkeme kararı var ama tahsis yapılmıyor. Bir insanın en doğal hakkı öldükten sonra gömülmek. Beni, CHP’yi cezalandırmak için neden İzmirli cezalandırılıyor” dedi.
 
Hiçbir talebimiz cevaplandırılmıyor
Cumhurbaşkanı’na 12 Haziran’da mektup yazdığını ve taleplerde bulunduğunu da hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Engelli kadroları için bilgi istiyoruz, cevap yok, elektrikli araçlar için izin istiyoruz, ses yok. İlkokul çocuklarının beslenme çantalarına koymak üzere Tariş’ten fındık ve kuru üzüm almak istedik. 1 yıl geçti izin çıkmadı. Şikayet için değil, İzmirli bilsin diye anlatıyorum. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak muktediriz, en iyi kalitede hizmete devam edeceğiz. Gecikmelerin nedenini anlatmak istiyorum” diye konuştu.