Sağlık için "Üzüm"
Herkesin severek tükettiği, yaz aylarının vazgeçilmez meyvesi üzümün, yetiştiriciliği binlerce yıl öncesine dayanıyor ve insan bünyesine birçok fayda sağladığı biliniyor. Hem yararı hem de zararı olan üzümün en büyük faydası ise kansere karşı koruması uzmanlar tarafından açıklanıyor. Peki üzüm diyabet hastaları için hangi boyutta? Şeker hastalarının dikkatli tüketmesi gereken üzüm, doğru zamanda ne kadar tüketilmelidir?
Beslenme Danışmanı Diyetisyen Vildan Çelik, “Üzüm konusunda bir önemli nokta ise içeriğindeki fruktoz oranı yüksek bir meyve olduğu için şeker hastalığı olanlar veya gut rahatsızlığı olanların kontrollü bir şekilde, doğru miktar ve doğru zamanda tüketmeye özen göstermeleri gerekmektedir” diyerek üzümün faydaları ve zararları hakkında konuştu.
ÜZÜM TÜKETMEK GÖZ SAĞLIĞINI KORUYOR
Kırmızı-mor renkli üzümlerde daha çok bulunan resveratrolün yüksek antioksidan kapasitesinden ötürü birçok hastalığa faydası bulunduğunu vurgulayan Çelik, Resveratrolün kemik, kalp, damar ve karaciğer sağlığını koruduğunu belirtti. Resveratrolün, aynı zamanda yaşlanma etkilerini geciktirerek sağlıklı yaş almayı da desteklediğini söyleyen Çelik, “Yapılan bir araştırma üzüm yemenin, göz sağlığının korunmasına yardımcı olabildiğini göstermektedir” diye açıklamada bulundu.
Meyve ve sebzelere, kırmızı ve mor rengini veren antosiyaninlerin daha fazla sayıda antioksidan içerdiğini belirten Çelik, kırmızı ve mor üzümün de bu meyveler arasında yer aldığı bilgisini vererek, antosiyaninden zengin gıdaların, kalp hastalıklarına karşı koruyucu olduğu, serbest radikallerle savaşarak yaşlanmayı geciktirdiği, kanserden korunmaya yardımcı olduğu, göz sağlığı için önemli olduğunun, yapılan son çalışmalar kanıtlandığının bilgisini verdi. Ayrıca Çelik, “Üzüm, çekirdeğiyle tüketildiğinde daha faydalıdır” dedi.
BAĞIRSAK SIKINTILARINA KURU ÜZÜM
Üzümün olgunlaşmamış haline, koruk denildiği bilgisini veren Çelik, koruğun bağışıklık sistemini güçlendirici ve cilt hastalıklarına karşı koruyucu etkisinin bulunduğunu söyledi. Koruk suyunun özellikle Ege bölgesinde yemeklere ekşi tat vermek için kullanıldığını ve üzümün kurutulmuş formunun ise yüksek lif içeriği sayesinde bağırsak hareketlerini desteklediğini vurgulayan Çelik, “Üzüm konusunda bir önemli nokta ise içeriğindeki fruktoz oranı yüksek bir meyve olduğu için şeker hastalığı olanlar veya gut rahatsızlığı olanların kontrollü bir şekilde, doğru miktar ve doğru zamanda tüketmeye özen göstermeleri gerekmektedir” dedi.
Son olarak resrevatrolün faydasına tekrar değinen Çelik, resrevatrollerin kanseri engelleyici özelliğine değindi. Özellikle kanser ve resveratrol arasındaki ilişkiyi araştıran pek çok bilimsel yayın bulunduğunu söyleyen Çelik, bu yayınların kırmızı üzüm çekirdeği özütü ve resveratrolün değişik kanser hücre dizilerinde sitotoksik etki gösterdiğini ortaya koyduğunun bilgisini verdi. Sitotostik etkiyi, “Hücreye toksik şekilde etki edip hücreyi öldüren ya da fonksiyonunu durduran maddeler” diyerek tanımlayan Çelik, “Ancak özellikle vücuttaki bir inflamasyonla mücadele ederken, destek olarak resveratrolu daha çok almak adına fazla kırmızı üzüm yemek ya da üzüm suyu içmek şekeri de arttıracağı için, antioksidan özelliğinden daha çok yararlanmak isteyenler, üzüm çekirdeği özütü tüketebilirler” şeklinde öneride bulundu.